TARSUS İYİ PARTİ İLÇE BAŞKANI AV. BURAK ÖZDİL BASIN AÇIKLAMASI YAPTI;

”Öncelikle 6 Şubat Kahramanmaraş Elbistan ve Pazarcık Merkezli 10 ili doğrudan etkileyen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah rahmet eylesin, geride kalanlara Rabbimin güç vermesini diliyorum. Ülkemiz adına çok üzgünüz. Yüce Türk Milleti yaralarını sarıyor. Yüce Türk Milletinin tetikte olması, erken hareket etmesi sayesinde, deprem bölgelerine hızla yardımlar kavuşmuş olup, bir nebze de olsa depremzedelerin yarasını sarmıştır. 6 Şubat Kahramanmaraş Elbistan ve Pazarcık Merkezli deprem de görüldü ki, depremden sonra harekete geçmesi gereken kurumların, koordinasyon eksiklikleri, liyakatsızlıkları gün yüzüne çıkmıştır. Kurumların kendi başına yapması gereken sorumlulukları, tek bir adamdan , komut almadan yapamadığı apaçık görülmüştür.

Bürokrasi ve kurumların görevlerinde sıkıntı var ve yavaş ilerliyor gerekçesi ile geçilmiş olan başkanlık rejimi, görülmüştür ki sorumluluk alınması gereken zamanlarda tek bir adamın ağzına bakılması ve bu kurumların; sorumluluklarını yapamadığı ortaya çıktığından, işlemediği, tıkandığı ortaya çıkmıştır. 6 Şubat Kahramanmaraş Elbistan ve Pazarcık Merkezli deprem, sadece 10 ili ve sonradan Elazığ dahil edilerek 11 ili etkilememiştir. Bugün bakıldığında güzide ilimiz Mersin’de doğrudan etkilenmiştir. Bugün sayısı belli olmayan göç almıştır. Başımızın üzerinde yerleri vardır. Fakat, her ilin olduğu gibi Mersin’inde alt yapısı ve üst yapısı bunu kaldıracak durumda değildir. OHAL ilan etmeyerek Mersin, ne olduğu bilinmeyen sosyo-ekonomik bir duruma evrilmiştir. Sonuçları ağır olacaktır. Hükümeti ve yerel yönetimi uyarıyorum; hem yerli halkımıza hem de depremzede olarak gelen vatandaşlarımıza sıkıntı olarak yansıyacaktır. Öncelikle, barınma problemi. Bakın bu problem çok büyük bir sıkıntıdır. Mersin ilinin en büyük ilçesi olan Tarsus bu sıkıntıları yaşayacaktır. Tarsus’ta yeteri kadar kiralanacak stokta konut yoktur. Depremzedeler ev bulamamaktadır. Kiralar inanılmaz artmıştır. Mersin’İ OHAL ilan etmedikleri takdirde çığ gibi büyüyen kira rakamları ortaya çıkacaktır .Bu kira artışları yerli vatandaşlarımızı etkileyecek olup, ev bulmaları zorlaşacaktır. Tarsuslunun ekonomisi bu artışları karşılayamayacak vaziyete gelecektir.

Gündeme gelmesi gereken diğer problemde, depremzedelerin yanına yerleştiği yakınlarına mahcup kalması, iş aramaya yani yaşamak için gerekli para kazanma zorunlulukları ortaya çıkacaktır. Geriye dönmesi uzun yıllar sürecek depremzedelere istihdam sağlayacak adımların atılması ivedi şekilde oluşturulmalıdır. Tarsus’un nüfusu artmakta olup, kaosun içine çekilmektedir. Tarsus’a kaç göç geldi?Sayısı nedir? Nerelere yerleştirildi? Hükümetten bir açıklama bekliyoruz. Tarsus’un köylerineyerleşen depremzedelere ne imkan sağlanıyor bilmek isteriz. Tarsus’un Toplanma alanı var mıdır? Var ise nerelerdir? Yeterli midir? Yerel Yönetimden bir açıklama bekliyoruz. Bu konu hakkında bir bülten, harita var mıdır bilmek isteriz.İmar affı gibi cinayete tam teşebbüs bir uygulamayı yürürülüğe koyan kim varsa cezasını çekmelidir.

Konutların altına yapılmış dükkanların kolonlarını kesen vatan hainleri cezasını çekmelidir.Denetleme yapması için tonlarca para verilen denetim firmaları, çevre ve şehircilik bakanlığında inceleme yapıp onay verenleri, şantiyeyi denetlemesi için para alan şantiye şeflerini, emeğini eksik yapan işçileri, eksik işe onay veren belediye personelleri ve sorumluluğu olan müteahhitler cezasını çekmelidir. Şehrimize gelen depremzede nüfusundan kaynaklı, fahiş fiyatlar isteyen vicdansızlar cezasını çekmelidir.Depremin olduğu günlerde, yıkılan binaların üzerine, fizibilite yapmadan kurulmuş baz istasyonlarına onay verenlerden dolayı, iletişimin aksamasına kim sebep olduysa cezasını çekmelidir.Sosyal Medyadan yardım çığlığı atılırken sosyal medya kısıtlaması yapanlar cezasını çekmelidir. İlçemiz sınırlarında bulunan 4 adet resmî eğitim kurumu, riskli yapı kapsamına alınması ve Mantaş köyümüzde 3 evin hasar görmesi, depremin ilçemiz nezdinde yıkıcılığının çok da uzak bir ihtimal olmadığının sinyallerini vermektedir. Bu sebeple yerel yönetimi, üzerine düşen görevleri yapmaya davet ediyoruz. Hem hükümeti hem de yerel yönetimi bilime, ortak akıl ve istişareye davet ediyoruz. İyi Parti olarak üzerimize düşen her türlü görev ve sorumluluktan kaçmayacağımızı belirterek, ülkemizin yaşadığı felaketten bir an önce toparlanmasını umut ediyoruz. Allah yar ve yardımcımız olsun.”