Ana Sayfa Ekonomi, Gündem, Son Dakika, Tarsus, Yaşam 25 Mayıs 2024 79 Görüntüleme

TÜM EMEKLİLER SENDİKASI “AÇLIĞA ve SEFALETE HAYIR” MİTİNGİ DÜZENLEDİ

Tüm Emeklilerin Sendikası Tarsus Şubesi tarafından organize edilen “Açlığa ve Sefalete Hayır” mitingi, 25 Mayıs Cumartesi günü saat 15.00’te gerçekleştirildi.
Kurtuluş Meydanı’nda toplanan katılımcılar, Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüdü ve burada bir miting düzenledi.
Mitingde konuşan Tüm Emeklilerin Sendikası Tarsus Şubesi Başkanı Hüseyin Pala, ekonomik sıkıntılara dikkat çekerek, yetkililere çözüm çağrısında bulundu. Pala, emeklilerin yaşadığı mali zorlukları vurgulayarak, iktidarın politikalarını eleştirdi ve adil bir yaşam talebinde bulundu.
Başkan Hüseyin Pala konuşmasında şunları söyledi: “Emekliler olarak artık öğretilmiş çaresizliğe hayır deme zamanı. Bugün burada dayanışma için toplandık. 10 milyon insan açlık sınırının yarısı kadar maaş alamazken, vicdansız bir iktidarla karşı karşıyayız. Emekliler olarak sesimizi duyurmak için mücadele ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz. Taleplerimizin karşılanması için demokratik mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Mitingde ayrıca, bayram ikramiyelerinin artırılması, intibak yasasının çıkarılması ve sağlık hizmetlerine erişim kolaylığı gibi talepler de dile getirildi. Hüseyin Pala, tüm emeklilere çağrıda bulunarak, örgütlenmenin ve mücadelenin önemini vurguladı.
Mitinge birçok sivil toplum kuruluşu (STK) ve siyasi parti temsilcisi destek verdi. Tarsus Belediye Başkan Yardımcısı Şerif Durmaz ve Meclis Üyeleri, Tüm Emeklilerin Sendikası şubelerinden Mersin, Mezitli, Mut, Toroslar, İskenderun, Düziçi, Gaziantep, Kayseri ve Adana, Tarsus Kent Konseyi Başkanı Ayşegül Butcher, ÇYDD Tarsus Başkanı Ferda Aras, Mezitli Cem Evi, Tarsus Emekliler Meclisi, Tarsus Halk Evi, DEM Partisi Tarsus Şubesi, CHP Tarsus Şubesi, Eğitim İş Tarsus Şubesi, Emek Partisi Tarsus Şubesi, Türkiye İşçi Partisi Tarsus Şubesi, Sol Parti Tarsus Şubesi, Türkiye Komünist Partisi Tarsus Şubesi ve diğer yerel temsilciler mitingde yer alarak destek verdi.
* Tüm Emeklilerin Sendikası Tarsus Şubesi Başkanı Hüseyin Pala’nın basın açıklaması metninin tamamı aşağıdadır: 
“Hoş geldiniz arkadaşlar. Emekliler, bizimle dayanışma gösteren siyasi partiler,
sendikalar, demokratik kitle örgütleri, sevgili halkımız hoş geldiniz.
Dostlar bugün emek ve emekliler mücadelesinde yeni bir tarih yazılıyor.
Bugün bize dayatılan öğretilmiş çaresizliğe hayır deme günüdür. Bugün
dayanışma günüdür.
Bugün yaşamımızı başkalarının, yani bir avuç vicdansızın insafına
bırakmayacağımızı ilan ettiğimiz gündür.
Bugün kulluk değil, özgür yarınlar için dayanışma günüdür. Bugün açlığa ve
sefalete hayır deme günüdür. Bugün ölüm sınırında bir yaşam değil, insanca
yaşam için ayağa kalkma günüdür.
Değerli mücadele arkadaşlarım; 10 milyon insanın açlık sınırının yarısı kadar
bile maaş alamadığı, vicdansız bir iktidarla karşı karşıyayız. Yaklaşık 2,5 milyon
memur emeklisi, daha bir yıl önce emekli olduğunda maaşının yüzde 75’ni
alırken, iktidar yasaların arkasından dolaşarak emekli memurları devre dışı
bıraktı. Şimdi memur emeklileri çalışırken aldığı maaşının yüzde 50’sini dahi
alamıyor. EYT li arkadaşlarımızın bir bölümü güya emekli edildi. Onlarda en
dipten maaş alıyor. İşe bir gün sonra giren, bir gün önce girenden 17 yıl sonra
emekli oluyor. Bu nasıl adalettir? Her statüde emeklisini mağdur etmekte sınır
tanımayan bir iktidarla karşı karşıyayız.

İktidarı defalarca uyardık. Bu maaşlarla yaşanmaz. Birileri beyler, paşalar gibi
yaşarken, aklımıza hayalimize gelmeyecek kadar lüks hayatlar sürerken, bu
ülkenin her karış toprağına ter dökmüş emeklileri açlıkla sınamak, ne vicdanidir,
ne ahlakidir, ne de insanidir! Sosyal devlet de bu değildir.
TÜİK güya enflasyonu ölçüyor. Hangi kalemleri baz aldığını açıklamayan bir
kuruma inanmak mümkün müdür? Zaten kimse de inanmıyor. Devletin bir
kurumunun bu hale düşmesi üzücüdür. Tıpkı uluslararası sözleşmeleri
tanımayıp, siyaset kurumunun işaretiyle, sendikalarımızı kapatmayı alışkanlık
haline getiren, hukuki normları dikkate almayan siyasallaşmış yargı gibi!
Ülkemiz bunları hak etmiyor. Çok yazık!
Ülke ekonomisi her yıl belli ölçekte doğal olarak büyüyor. Peki bu büyümeden,
yani refah payından emekliler, çalışanlar neden yararlandırılmıyor?
2008 yılında uygulamaya konulan sözde SGK reformu olmasaydı, şimdi en
düşük emekli maaşı 25 000 liradan fazla olacaktı. Yani AKP iktidarı hiç bir şey
yapmasaydı en düşük emekli maaşı bugünün 2,5 katından fazla olacaktı. İnsan
demeden edemiyor. “ Gölge etmeyin başka ihsan istemez”

Asgari ücretlilere Temmuz’da zam yapılmayacağını hiç sıkılmadan açıklayan
iktidar , Temmuz’dan 31 Aralık’a kadar hiç bir şeye zam yapılmayacağını da aynı
rahatlıkla açıklayabilir mi? Açıklayamaz. Çünkü bizde biliyoruz, onlarda biliyor
ki; ikinci yarıyılda, başta enerji olmak üzere, birçok mal ve hizmete, esasında
iğneden ipliğe kadar, her şeye aralıksız zamlar yapacaklardır. Daha 10 gün
önce, otoyol ve köprü geçiş ücretlerine yüzde 42 ile yüzde 60 oranlarında zam
yapıldı. 2024 yılının ilk altı ayında köprü ve yol geçişlerine yüzde 180’den fazla
zam yapıldı. Marketlerde temel tüketim ürünlerinin etiketleri her gün değişiyor.
Emekliler artık zorunlu temel tüketim ürünlerini dahi alamıyor. Ete hasret,
peynire hasret, meyveye hasret, dilimiz varmıyor ama; artık ekmeğe hasret bir
emekli topluluğu yarattılar. Tarım ülkesinde sebze artık taneyle alınıyor.
Burada hep birlikte söz verelim mi? Bizi bu yaşımızda insanca yaşamaya hasret
bırakanları, bizlerde oylarımıza hasret bırakacak mıyız?
Garabete bakar mısınız? Bu ülkenin bakanları çıkmış sabah akşam asgari
ücretten artışa gidilmeyeceğini bir marifetmiş gibi açıklıyorlar. Hele Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığı çalışanları ve emeklileri koruyacağına, kendilerinin
sorumlu olduğu kötü yönetimi, emeklilere fatura etmek için adeta takla atıyor.
Hele Mehmet Şimşek’e’ ne demeli! Yahu İngiltere’de finans şirketlerinin
simsarlığında gösterdiğin çabanın yüzde birini halkına gösteremez misin? Bu
ülkenin halkına bu ülkenin emeklisine bu öfken nedendir? Bu mudur sizin
insan sevginiz? Bu mudur devlet yönetimi?

Mevcut iktidarın öngördüğü hiç bir enflasyon tahmini tutmamıştır. Yine
tutmayacaktır. Yoksa her 6 ayda bir enflasyon farkı hesapları yapmak zorunda
kalınır mıydı? Bu tabloyu bilinçli yaratıyorlar. Bile bile yapıyorlar. Bile bile
emekliyi yok sayıyorlar. Şimdi herkes iyi dinlesin Bizde tıpkı 31 Mart’ta olduğu
gibi kimleri yok sayacağımızı göstereceğiz. Daha beteri ile karşılaşacakları. Kalan
4 yıla kimse güvenmesin!
Değerli mücadele arkadaşlarım; Yıllardır taleplerimizi iktidara duyurmak için bir
çok girişimlerimiz oldu. Emekliler artık susmuyor, susmayacaktır.. Emekliler
hem ekonomik mücadelelerini sürdürecekler, hem de bu ülkenin olması
gereken laik, demokratik, insan haklarını saygılı ve sosyal bir hukuk devlet
olması için mücadele edeceklerdir. Ekolojik yaşamı her koşulda savunacaklardır.
Biz çocuklarımıza ve torunlarımıza karşı, gençlerimize karşı , daha yaşanabilir bir
ülke sorumluluğumuzla hareket etmeyi borç biliriz. İşte onun içindir ki; Tüm
Emeklilerin Sendikası ilklerin sendikasıdır. Ülke tarihinde 2022’de ve 2023’de iki
tane emekli mitingini ilk biz gerçekleştirdik. Çok sayıda basın açıklamaları ile
kamuoyuna ve iktidara seslendik. İmza kampanyaları ile TBMM’NE taleplerimizi
yazılı olarak birkaç kez bildirdik. Lakin iktidar odaklarından hiç bir dönüş
alamadık. Sorunlarımıza çare
üretmediler. Aksine her gelen gün, her geçen günden daha kötü oldu.
Durmadık. İktidarın ezberini 31 Mart’ta ilk biz bozduk. Anlaşılan hâlâ
duymazlıktan, görmezlikten geliyorlar.

Şimdi kapsamlı bir uyarı daha yapıyoruz. Bugün ülkemizin 8 bölgesinde
alanlardayız. İstanbul’dan, İzmir’den, Bursa’dan, Antalya’dan, Eskişehir’den,
Tarsus’tan Burhaniye’den ve Fatsa’dan bir kez daha haykırıyoruz: Bizi duyun. Bu
maaşlarla yaşanmaz. Bizi görün. Açlığa ve sefalete teslim olmayacağız. Ülkenin
bir çok bölgesinde taleplerimizi içeren on binlerce imzayı TBMM’NE teslim
edeceğiz. Yarın Ankara’da yapılacak emekli mitingine destek vereceğiz. Ana
muhalefet partisi ve diğer muhalefet partilerinin emeklilerin taleplerine
duyarlılık göstermeleri çok kıymetlidir. Bu emeklilerimizin ayak sesleridir.
Başarıyoruz arkadaşlar. İnsanca yaşam hakkımızı hiç kuşkusuz alacağız.
Bu vesileyle taleplerimizi bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
2008’de uygulamaya konulan “ güya SGK reformu” terk edilmelidir. Bu yasa
halihazırda çalışan ve gelecekte emekli olacak emekçiler ile biz emekliler için
açlık ve sefalet yasasıdır. Bu yasa kaldırılmadan hiç bir emeklinin insanca
yaşamı olası değildir.
Hiç bir gerekçeye sığınmadan Bu yasa kaldırılmalıdır. Yeni emeklilik yasası bilim
insanları ile çalışanların ve emekli sendikalarının da katılımıyla sil baştan
yeniden yapılmalıdır!
Memurlara verilen seyyanen zam bütün emeklilere verilmelidir.
Böylelikle en düşük emekli maaşı, en düşük memur maaşına eşitlenecek
şekilde kademelendirilmelidir. Bir ev kirasının 15-20 bin lira olduğu bir ülkede,
emekli maaşları kiraları dahi karşılamıyor. İktidar ise sürekli emekliye sabredin
diyerek umutla oyalıyor. Bir bardak çay içmekten imtina etmek zorunda kalan
emekliye sabrı tavsiye etmek en hafif tabiriyle vicdansızlıktır zalimliktir.
Emeklileri umutla besleme oyununu bırakın!

Temmuz ayında kök maaşlar üzerine enflasyon farkı ve öngörülen enflasyon
üzerinden artış yapacaklarını söylüyorlar. Zaten hiç bir öngörünüz tutmadı ki!
Bu durumda 10 milyon emekli ya hiç zam alamayacak ya da kimine bir bardak
çay parası kadar, kimine de belki bir çorba parası kadar artış gelecek! Bu zulmü
kabul etmeyeceğiz.
Memur emeklileri rutin Temmuz maaş artışlarında yüzde 5-6 aralığında eksik
zam alacaklardır. Yani emeklilere yine sürünmek reva görülüyor. Derhal
düzeltilmelidir.
Gerekçe üretmeden emeklilerin insanca yaşam koşullarını yaratın!
Bayram geliyor. Bayram ikramiyesi 3 bin liradır. Harçlık bile değildir. Oysa
bayram ikramiyelerinin makul bir düzeye çıkarılmasını çok defa seslendirdik.
Bayram ikramiyeleri yılda 4’e çıkarılmalı ve en az asgari ücret düzeyine
çıkarılmalıdır!
İntibak yasası çıkarılmalıdır! Eşit koşullarda çalışmış biri, birkaç yıl geç emekli
oldu diye hak gaspına uğruyor. Bu hiç adil değildir. Düzeltilmelidir!
Sağlık kolay erişilebilir olmalı ve her türlü sağlık hizmetinden katkı payı
kaldırılmalıdır! Özel hastane soygunu durdurulmalıdır. Karnını doyuramayan
emekli özel hastanelere nasıl gidebilir ki? Dahası niçin gitsin ki?
Sendikalar demokratik haktır. Sendikalarımıza açılan kapatma davalarını geri
çekilmelidir. Sendikalarımız tanınmalıdır!
3600 ek gösterge mağdurlarının mağduriyeti giderilmelidir!
Sandık emeklilerine de bayram ikramiyesi verilmelidir!
Son olarak iktidara TEMMUZ uyarısını yapmak istiyoruz. Memurlara verilen 12
000 liralık seyyanen artışı bütün emeklilere verin. Emeklilerin TEMMUZ maaş
artışını para yok gibi tamamen kendi yönetememe krizini bize yüklemeyin!
Atacağınız adıma göre adım atacağız.
Bütün emeklilere çağrımızdır: Safları sıkıştıralım. Örgütlenelim Taleplerimizin
karşılık bulması için demokratik mücadelemizi yükseltmekten başka çıkar yol
gözükmüyor. Taleplerimiz karşılanmazsa hiç kuşku yoktur ki önümüzde ki günler
sıcak geçecektir!
Yaşasın örgütlü mücadelemiz.
Yaşasın sendikal mücadelemiz. Yaşasın insanca yaşam mücadelemiz.

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Hazır Site by Uzman Tescil webmaster