Ana Sayfa Ekonomi, Gündem, Kadın 6 Ocak 2025 29 Görüntüleme

Tarsus Halkevci Kadınlar’dan Tepki: “38 Kuruşunuz Alın Sizin Olsun, Biz Hayatı İstiyoruz!”

Halkevci Kadınlar, kadınların ekonomik ve toplumsal eşitsizliklerini derinleştiren 2025 yılı bütçesini protesto etmek amacıyla Ankara, Antalya, İzmir ve Tarsus’ta eş zamanlı basın açıklamaları gerçekleştirdi
Basın açıklaması metnini Halkevci Kadınlar Tarsus Sözcüsü Çiğdem Serin okudu. “38 kuruşla hayatlarımızı değersizleştirenlere karşı mücadele edeceğiz” diyerek dayanışma çağrısında bulundu.
“Bize 38 Kuruş Değer Biçtiler”
Halkevleri Kadın Sekreteri Çiğdem Serin, yaptığı açıklamada 2025 yılı bütçesinde kadınlara günlük sadece 38 kuruş ayrıldığını vurguladı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın bütçesinden “kadının güçlendirilmesi” için ayrılan payın, bakanlığın genel bütçesinin yalnızca binde 8,67’si olduğunu belirtti. “Kadınlara günlük 38 kuruş düşerken, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi yüzde 41,7 artışla 130,1 milyar liraya çıkarıldı. Cumhurbaşkanlığı bütçesi ise 16,9 milyar lira oldu. Kadınlar içinse yalnızca sadaka gibi bir rakam reva görüldü” dedi.
Açıklamada, 2025 bütçesinin kadınlar için daha fazla yoksulluk, güvencesizlik ve bakım emeği yükü anlamına geldiği belirtildi. “Kadınlar şiddet gördüğü evlerden ekonomik sebeplerle ayrılamıyor, çocuklarını kreşe gönderemiyor, barınacak bir ev dahi bulamıyor” diyen Serin, kadınların ücretsiz emeğinin sömürülmesine karşı çıktıklarını dile getirdi.
Halkevci Kadınlar, kadının güçlendirilmesi için bütçeden ayrılan 5,9 milyar liranın dahi kadınlar için değil, cinsiyetçi politikaları güçlendirmek için harcandığını savundu. “Kadın sığınaklarının sayısı artırılmıyor, kamusal kreş ve bakım evleri açılmıyor, HPV aşısı ve hijyenik pedler ücretsiz hale getirilmiyor. Kadınların temel ihtiyaçları göz ardı ediliyor” denildi.
“Paralar Nerede?”
Halkevci Kadınlar, hükümetin bütçeyi savaş, saray ve patronların çıkarları için kullandığını öne sürdü. Açıklamada, şu verilere yer verildi:
Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesi %41,7 artarak 130,1 milyar lira oldu.
Cumhurbaşkanlığı bütçesi 16,9 milyar lira.
Savunma ve savaş harcamaları %41 artışla 623,9 milyar lira.
Patronlara verilen teşvikler %245 arttı.
Sanayi ve teknoloji Bakanlığı 2025 yılında patronlara verdiği teşvik miktarını yüzde 245 artırdı.
Sarayın Bir günlük harcaması 3 bin 526 asgari ücrete 4 bin 797 emeklinin maaşına denk geliyor.
Türkiye 2025 yılı için şirketlerden alacağı 3 trilyondan ise vazgeçti.
“Sadaka Değil, Hayatı İstiyoruz”
Açıklamanın sonunda Çiğdem Serin, “Biz kadınlar emeğimizin, bedenimizin ve hayatlarımızın sömürülmesine karşı mücadele edeceğiz. 38 kuruşunuzu alın, sizin olsun. Biz hakkımız olanı, hayatı alacağız!” diyerek tüm kadınları feminist mücadeleyi büyütmeye çağırdı.
“Yaşasın kadın dayanışması! Yaşasın feminist mücadelemiz!”
Tarsus Halkevci Kadınlar, eşitlik ve özgürlük için dayanışma içinde mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
Basın açıklaması metninin tamamı aşağıdadır: 

“Hayatlarımıza 38 kuruş değer biçenlere sesleniyoruz. 38 kuruşunuz alın sizin olsun! Biz hayatı istiyoruz!2025 yılı bütçe görüşmeleri tamamlandı. Asgari ücret 22.104 lira olarak belirlendi. Açlık sınırı ise asgari ücrete ulaştı. Peki bu bütçeden bizim, kadınların payına ne mi düştü? Sayalım! Daha fazla yoksulluk, daha fazla bakım emeği yükü düştü, şiddet karşısında daha korunaksız bir yaşam, daha fazla geleceksizlik, daha fazla yorgunluk düştü. Tabii bir de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na ayrılan bütçeden payımıza günde 38 kuruş düştü. Her gün kadınlar öldürülürken toplumsal ve ekonomik nedenlerle şiddet gördükleri evlerden çıkamazken açlıkla yoklukla mücadele ederken barakalarda çocukları yangınlarda ölürken AKP iktidarı utanmadan kadınları yoksullaştırdıklarını güçsüzleştirdiklerini kabul ediyor sadaka gibi 38 kuruş veriyor.

2025 yılı bütçesi belirlenirken iktidar ‘Ailenin korunması ve güçlendirilmesi’ için 16 milyar 666 milyon 881 bin lira ayırırken; ‘Kadının güçlendirilmesi’ için ise 5 milyar 941 milyon 139 bin lira ayırdı. Yani ‘Ailenin korunması’ için ayrılan bütçe ‘Kadının güçlenmesine’ ayrılan bütçeyi neredeyse 3’e katladı. Ayrılan bütçeyi kadın nüfusu ile karşılaştırdığımızda bir kadına yıllık yaklaşık 139.3 TL bütçe düşüyor. Günlük bütçe ise 38 kuruş. Mehmet Şimşek’e soruyoruz? 38 kuruşla ne alabilirsin? Biz söyleyelim günlük 38 kuruşla bir ayda bir ekmek alınabiliyor.


Aile bakanlığı bütçesinde kadının güçlendirilmesine ayrılan pay aile ve sosyal hizmetler bakanlığının bütçesinin sadece binde 8,67si. İktidar bir kez daha ailenin güçlenmesini kadınların güçlenmesinin önüne koyuyor. Peki o güçlendirdikleri ailede ne oluyor? Aileyi güçlendiren politikalar kadınları canları pahasına aileye hapsediyor. Kadınlar en çok aile içinde kendi evlerinde öldürülüyor.

Asgari ücret belirlenir belirlenmez Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile aile enstitüsü ve nüfus politikaları kurulu oluşturulması yürürlüğe girdi. Çünkü bir yandan ailenin güçlendirilmesi ile kadınların ücretsiz emeğini daha fazla sömürmek gerek, bir yandan da doğum oranlarını artırıp sermayeye ucuz işçi ordusu yetiştirmek gerek. Çünkü itibardan, sermayeden değil hayatlarımızdan tasarruf gerek. 22.104 lira asgari ücretle kadınların ücretsiz emeği daha fazla sömürülmeden nasıl geçinilebilir ki?


Peki 22.104 lira asgari ücret kadınlar için nereye denk düşüyor?
22.104 lira asgari ücret demek kadınlar için şiddet karşısında daha savunmasız kalmak demek. Çünkü ekonomik zorluklar, geçinememe, barınabilecek ev bulamama, çocuğunu kreşe gönderememe kadınların şiddet gördüğü evlerden çıkmasına engel oluyor. Yoksulluk, aileyi güçlendiren politikalarla birleşince kadınlar aileye zorunlu hale geliyor. Birçok kadın kendi başına kurmuş olduğu hayatı terk edip aile evine hatta şiddet gördüğü evlere dönmek zorunda kalıyor.

22.104 lira asgari ücret demek biz kadınlar için daha fazla yoksulluk, daha fazla güvencesizlik demek. Çünkü bu ülkede kadınların çok büyük bir bölümü asgari ücret ve daha altında ücretlerle çalışıyor. Kadınların yüzde 41’i i asgari ücret dahi alamıyor.

22.104 lira asgari ücret demek kadınlar için daha da ağırlaşan emek yükü, bakım emeği demek. Çünkü asgari ücretin asgari ihtiyaçları satın almaya yetmediği koşullarda birçok temel ihtiyacı kadınlar evde üretmek zorunda kalıyor. Ucuz gıdaya ulaşmak için Pazar Pazar, market market dolaşan yine kadınlar oluyor.

2025 bütçesinde gerçekte kadınların güçlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için hiçbir kaynak aktarımı yok. Oysa kadınların güçlenmesi toplumsal cinsiyete duyarlı bütçeleme ile mümkündür. Kadınların güçlenmesini istiyorsanız, kadın sığınaklarının sayısını ve niteliğini artırın. Kadınların üstündeki bakım emeği yükünü almak için kamusal kreş ve yaşlı bakım evleri açın. HPV aşısını, hijyenik pedi ücretsiz hale getirin. Bütçeden ayrılan sadaka gibi 38 kuruş da bizleri değil kendi cinsiyetçi politikalarını güçlendirmek için harcanacak.


Peki bize bütçeden bu kadar para düşüyorsa kalan paraları nerde yediniz?

Biz sayalım. Paralar nerelere gitti

-Diyanetin bütçesi %41,70 artarak 130.1 milyar lira oldu.
-Cumhurbaşkanlığına 16 milyar 928 milyon 146 bin lira ayrıldı.
-savaşa yüzde 41 artışla 623.9 milyar ayrıldı. Savunma harcamaları ise 913 milyar.
– Sanayi ve teknoloji Bakanlığı 2025 yılında patronlara verdiği teşvik miktarını yüzde 245 artırdı.
– Sarayın Bir günlük harcaması 3 bin 526 asgari ücrete 4 bin 797 emeklinin maaşına denk geliyor.
-Türkiye 2025 yılı için şirketlerden alacağı 3 trilyondan ise vazgeçti.

Evet paralar saraya, savaşa, Diyanete ve patronlara gitti. Sermayenin, patronların çıkarları için emeğimizi, bedenimizi, hayatlarımızı yağmalayan iktidarınızdan alacaklıyız. Ama öyle 38 kuruşunuzu değil hakkımız olanı, hayatı alacağız. 38 kuruşunuz alın sizin olsun, düşün yakamızdan!

Tüm kadınları hayatı bize dar eden saray iktidarına karşı mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Yaşasın kadın dayanışması! Yaşasın feminist mücadelemiz!
Yaşamak için feminist mücadeleye!

Halkevci Kadınlar”

 

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Hazır Site by Uzman Tescil webmaster