6-11 Kasım 2022 tarihleri arasında “Turunçgillerde Yeniden Yapılanma: Güçlü Bağlantılar ile Daha İyi Bir Gelecek” temasıyla Mersin İlimizde düzenlenen 14. Uluslararası Turunçgil Kongresinin, Yenişehir Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen açılışında, Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi’nin yanı sıra Vali Ali Hamza Pehlivan, Eski Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan,Mersin Milletvekilleri Zeynep Gül Yılmaz, Hacı Özkan, Ali Cumhur Taşkın ile Olcay Kılavuz, Çukurova Üniversitesi Rektörü Meryem Tuncel, Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, İl Müdürleri, kamu görevlileri, siyasi partilerin ve sivil toplum teşkilatlarının temsilcileri, kongreye 30 farklı ülkeden gelen 300’ün üstünde akademisyen ve diğer davetliler katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’mızın okunmasıyla başlayan açılış programında Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, Uluslararası Turunçgil Konseyi (ISC) Genel Sekreteri Prof. Dr. Mikael Roose, Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bilge Yılmaz, Uluslararası Turunçgil Konseyi (ISC) Genel Koordinatörü Prof. Dr. Okan Özkaya ve Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meryem Tuncel birer konuşma yaptı.
Programda konuşma yapan Valimiz Ali Hamza Pehlivan; “Uluslararası Turunçgil Kongresi için dünyanın yaklaşık otuz ülkesinden ilimize gelen kıymetli misafirler güzel Türkiye’mizin güzel ili Mersinimize hoş geldiniz.
Uzun soluklu hazırlık çalışmalarından sonra, 14. kez düzenlenen bu kongrenin ilk kez Türkiye’de ve Mersin İlimizde yapılması bizleri memnun etti, mutlu etti. Sayın Bakanım teşriflerinin ve sağlamış olduğunuz desteklerden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum. Bugüne kadar emeği geçen herkese şahsım ve Mersinli hemşerilerim adına teşekkür ediyorum.
Tarım sektörü dünyanın en stratejik sektörü konumunda bulunuyor. Özellikle dünyadaki nüfus artışı sosyal, siyasi, ekonomik gelişmeler, çatışmalar ve iklim değişikliği, kuraklık gibi etkenlerle, tarım sektörü her geçen gün çok daha fazla ön plana çıkıyor. Hepimiz biliyoruz ki “tarım, insanlık tarihi kadar ezeli, insanlığın geleceği kadar da ebedi bir sektördür”. İnsanlık var olduğu sürece tarım sektörü de var olacaktır. Bu bağlamda narenciye üretimi, turunçgil üretimi, önemli tarımsal üretim dallarından birisi. Nitekim dünya üzerinde 140’ın üzerinde ülkede turunçgil üretiminin yapıldığını biliyoruz. Yaklaşık 143 milyon ton turunçgil üretildiği kayıtlarda geçiyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün son rakamlarına göre genel olarak tarımsal üretim son 20 yılda %73 artmış ve 3,5 trilyon dolar kıymetine ulaşmış durumdadır. Turunçgil de bu manada önemli bir yer tutuyor. Ülkemiz turunçgil üretimiyle Avrupa’da 2., dünyada da 8. Sırada bulunuyor. Ülkemiz içindeki üretimde de, Mersin’in elbette ki önemli bir payı var. Nitekim limon, portakal, mandalina gibi ürünlerde ön planda bulunuyor. Özellikle limonda Türkiye genelinde 1,5 milyon ton üretimin %55’i, 850 bin ton civarında limon üretimi ilimizde gerçekleştiriyor. Greyfurtta ikinci, mandalina ve portakalda da Türkiye üçüncüsü Mersin’imiz. Dolayısıyla bu kongrenin İlimizde yapılmasının ayrı bir önemi ve değeri olduğunu ifade etmek isterim.
Buraya gelen akademisyen misafirlerimiz, bir yandan elbette turunçgil sektörünün daha iyi noktalara taşınması için sunumlarını gerçekleştirecekler. Bilimsel yaklaşımlar ortaya koyarak sektörün ivme kazanmasına katkı sağlayacaklardır. Bununla birlikte güzel ülkemizin, özellikle turunçgilin de merkezi olan Mersin ve Adana’nın hem tarihi güzelliklerini; Akdeniz’in turkuazını, Toroslar’ın yeşilini yakından görme fırsatları olacaktır. Tarihi eserlerimizi, turistik değeri olan eserlerimizi de bu vesileyle tanıyacaklar. Bir yandan da cezerye, kerebiç, tantuni gibi Mersin’e ait lezzetleri hem de 81 ilden vatandaşlarımızın yaşadığı bir il olmamız hasebiyle Türkiye mutfağını da Mersin İlimizde tatma, test etme imkanları olacak. İnanıyorum ki güzel bir Kongre olacak. Sektöre faydalar getirmesini diliyorum.” ifadelerini kullandı.
Eski Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Lütfi Elvan ise Kongre’de yaptığı konuşmasında; ” Mersin ve Adana ilimiz ülkemiz için, milletimiz için çok ama çok önem arz eden ve inanılmaz bir potansiyele sahip iki önemli İlimiz. Bu iki önemli İlimizin ülkemizi daha da ileri noktalara götürmeye devam edeceğine inanıyorum. Ben tekrar emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür etmek istiyorum. Özellikle yurt dışından gelen konuklarımıza da tekrar hoş geldiniz diyorum. Ama inanıyorum ki yurt dışından gelen akademisyenler, Mersin ve Adana’yı görme, tanıma imkanına kavuşurlar. Mutlaka kendilerine bir fırsat yaratsınlar ve Mersin’imizi ve Adana’mızı gezsinler diyorum. Tekrar hepinize çok teşekkür ediyor, sevgi, saygı ve muhabbetlerimi sunuyorum.” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi; etkinliğe ilk kez ev sahipliği yapmanın heyecanını yaşadıklarını, Kongrenin, turunçgil sektörüne katkı sağlayacağını ve Türkiye’nin yaş meyve sebze ihracatının yüzde 50’ye yakınını turunçgilin oluşturduğunu ifade ederek, Mersin’in bu konuda, Ülkemizin en üretken şehirlerinden olduğunu aktardığı konuşmasında;
“Turunçgil sektörünün, Ülkemizin tarımsal üretimimizde ve ticaretimizde bir alt grup olmaktan öte başlı başına bir ana sektör olduğunun önemli göstergesidir.
“Türkiye, coğrafi konumu ve uygun iklim yapısıyla sahip olduğu 3 bin 649’u endemik 12 binden fazla bitki türünü barındıran nadir ülkelerden birisidir. Son 20 yılda ülkemizin bitkisel üretim miktarı %20 artmıştır. 2002’de 98 milyon ton olan üretim 2021 yılında 117,8 milyon tona ulaşmıştır. Bitkisel üretimimizin bu yıl geçen seneye göre yüzde 8 artış göstererek, tüm zamanların en yüksek, büyük üretimini yani 127 milyon tonla yeni bir rekoru kıracağını ümit ediyoruz. Dünyanın ilk 10 tarım ülkesinden biri olan Türkiye, güçlü tarımsal altyapısıyla her geçen gün artan ülke nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamanın yanında 2021 yılı itibarıyla 25 milyar dolarlık tarım ve gıda ürünleri ihracatıyla net ihracatçı durumundadır. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak yürüttüğümüz çalışmalar ve üretime yönelik teşviklerle çok sayıda tarım ürününde dünya liderliğimiz devam etmektedir.”
“GIDA MESELESİ BİZİM İÇİN BİR MİLLİ GÜVENLİK MESELESİDİR“
“Cumhuriyetimiz, gelecek yıl bir asrı geride bırakarak ikinci yüzyılına girecektir. Sayın Cumhurbaşkanımız önderliğinde biz bu dönemi, ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak adlandırdık ve hedeflerimizi kamuoyuyla paylaştık. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak bu vizyon çerçevesinde politikalarımızı ortaya koyduk. Her şeyden önce tarımı, stratejik bir sektör olarak gördüğümüzü belirtmek isterim. Gıda meselesi bizim için bir milli güvenlik meselesidir.” diye konuştu.
İklim değişikliği, Kovid-19 ve Ukrayna-Rusya savaşının, gıda arz güvenliğinin önemini bir kere daha gösterdiğine işaret eden Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, bu nedenle tahıl koridoru anlaşmasının uluslararası dayanışma adına önemli olduğunu söyledi.
Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, Türkiye’nin, savaşan tarafları ikna ederek aynı masada buluşturduğunu anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artan saldırılar nedeniyle 31 Ekim itibarıyla gemi trafiği kesintiye uğradığında da yine Sayın Cumhurbaşkanımız, lider diplomasisi yürüterek tahıl koridorunun işlemesini sağlamıştır. Türkiye olarak gıda arz güvenliği bakımından tahıl koridorunu çok önemsiyoruz. Her ne kadar bu koridordan büyük oranda Avrupa ülkeleri yararlansa da gıda arz güvenliliğinin sürdürülebilirliği açısından bu koridorun açık tutulması bir zorunluluktur. Biz diyoruz ki bu koridoru açık tutalım ama bundan gıda sıkıntısı çeken, açlıkla boğuşan, az gelişmiş ülkeler daha çok yararlansın. Tahıl koridorundan 10 milyon tonun üzerinde tahıl ve diğer tarım, gıda ürünleri taşınmıştır. Bunun 6 milyon tonu yani yüzde 60’ı Avrupa ülkelerine, yüzde 27’si Asya ülkelerine, yüzde 13’ü ise Afrika ülkelerine gitmiştir. En az gelişmiş ülkelere ulaşan oran ise sadece yüzde 5,9’dur. Bu adaletsizliğe dikkat çeken tek lider Sayın Cumhurbaşkanı’mızdır. Sayın Cumhurbaşkanı’mız, Kasım ortasında Endonezya’da düzenlenecek G-20 Zirvesi’nde de konuyu yine gündeme getirecektir. Bizim mücadelemiz bir uluslararası barış ve dayanışma adına verilen mücadeledir.”
“TÜM ÜLKELERLE TECRÜBELERİMİZİ PAYLAŞMAYA VE İŞ BİRLİĞİ YAPMAYA HAZIRIZ”
İklim değişikliğinin tarımsal üretimdeki etkisinin her geçen yıl daha fazla görüldüğünü dile getiren Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, turunçgil sektörünün de değişen iklim koşullarına karşı küresel bazda strateji belirlemesi gerektiğinin altını çizdi.
Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, kaynakların tüketilmesi yerine doğru yönetilmesinin zorunluluk olduğuna dikkati çekerek, “Türkiye olarak ekonomik açıdan karlı ve verimli, insan sağlığını koruyan ve çevreye önem veren bir turunçgil üretim sistemi hedeflediğimizi belirtmek isterim. Bu hedefe ulaşmak üzere turunçgil üretimi yapan tüm ülkelerle tecrübelerimizi paylaşmaya ve iş birliği yapmaya hazırız. Ülke sınırlarını aşan iklim değişikliğiyle mücadelede yapacağımız iş birliği, insanlığa önemli katkılar sunacaktır. İnanıyorum ki bu kongre, uluslararası düzeyde yapacağımız iş birlikleri için verimli bir platform oluşturacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
İklim değişikliğine karşı yürütülen uyum çalışmalarında, gıda kayıplarının ve israfının azaltılmasının da odak noktası olması gerektiğini ifade eden Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, ürün zayiatını önlemek ve raf ömrünü uzatmak için tarladan sofraya tüm süreçlerin yönetiminin önem taşıdığını dile getirdi.
Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, tarımın hiçbir şekilde ihmal edilemeyeceğini vurgulayarak, “Üretimden pazarlamaya kadar bakanlık olarak yürüttüğümüz kapsamlı çalışmalarla tarımı güçlendirmenin çabasını veriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde, bugün olduğu gibi yarın da her koşulda çiftçimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Eli öpülesi çiftçilerimiz bu ülkenin cefakâr, vefakâr üreticileridir. En zor şartlarda bile üretmeye devam etmiş, toprağın hakkını vermişlerdir. Hükümet ve bakanlık olarak desteklerimizle ve tarım politikalarımızla her zaman çiftçilerimizin yanında olduk, olmaya devam edeceğiz. Her zaman çiftçimizin daha fazla üretmesi, daha fazla kazanması için ne gerekiyorsa yaptık, yapmayı sürdüreceğiz.” şeklinde konuştu.
Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) 1 Ekim’den itibaren e-Devlet Kapısı’ndan erişim imkânı sağlandığını anımsatan Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, e-Devlet Kapısı üzerinden 530 binden fazla ÇKS belgesi oluşturulduğunu aktardı.
”KONSEYİN ÇALIŞMALARIYLA TURUNÇGİL SEKTÖRÜMÜZ DAHA DA GELİŞECEK”
Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, Türkiye’nin, coğrafi konumunun sağladığı iklim şartlarının uygunluğuyla turunçgil üretiminde önemli potansiyele sahip olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Türkiye 2021 yılında gerçekleştirdiği 1,9 milyon ton turunçgil ihracatıyla dünyada yüzde 10’luk payla 4’üncü sırada yer almaktadır. Üretim, pazarlama, nakliye, depolama, ambalajlama gibi konularda yürütülen Ar-Ge çalışmaları yanında sağlanan teşviklerle bu potansiyel daha da geliştirilmektedir. Bakanlığımızın çalışmalarıyla sektörün tüm paydaşlarını temsil eden Ulusal Turunçgil Konseyi, 2007’deki kuruluşundan bu yana sektöre hizmet etmektedir. Konseyin çalışmalarıyla turunçgil sektörümüzün daha da gelişeceğine inanıyorum.” dedi.
Konuşmaların ardından Valimiz Ali Hamza Pehlivan, Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi’ye teşekkür plaketi takdim etti. Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi ve beraberindekiler etkinlik kapsamında kurulan stantları ziyaret etti,bilgiler aldı.