Mersin Gazeteciler Cemiyeti Akademik Danışmanı Doç. Dr. Onur Başar Özbozkurt, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şahsına ve çevresine karşı yeni bir kumpas hazırlandığını belirtti. Özbozkurt, şu ifadeleri kullandı:
“Şahsıma ve çevreme karşı, kendi küçük dünyalarında yeni bir kumpasın daha hazırlığındalarmış, cesarete bak.
Bundan bir sene önce, bu yola tevessül edilmesi halinde, bu akılalmaz yapılanmanın ve uzantılarının sorumlu olduğunu gerekli mercilerle zaten paylaşmıştım.
Demek ki hala akıllanmamışlar.
Haydi bakalım.”
Özbozkurt, başka bir paylaşımında ise 2024 yılı ve 15 Temmuz’un üzerinden 8 yıl geçtiğini belirterek, “FETÖ benzeri kumpaslar devam ediyor” dedi. Paylaşımında dikkat çeken detaylar ise şöyle:
“Öyle bir dosya düşünün ki, içerisinde özetle;
- Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanmış karara aykırı işlem yapma cüretini gösterenler var.
- Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin resmi yayın organı olan Resmi Gazete’yi ve burada yayınlanan metni tanımayarak buna aykırı uygulama yapma cüretini gösterenler var.
- Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın Resmi Yazışma Yönetmeliği’ne aykırı evrak hazırlayanlar, işleme alanlar ve buna göz yumma cüretini gösterenler var.
- Fetullahçı Terör Örgütü kontrolündeki yabancı üniversitelerde görev alan, örgüt üyeleriyle, hükümlüler ve firarilerle onlarca akademik çalışma yapan ve bunlarla Pensilvanya’da bir araya gelenler var.
- İzah edemeyecekleri bir üstünlük olduğundan, memleketin çocuklarının önünü kesmek ve yarışı birilerine kazandırmak için kumpasa ortak olabilecek kişileri tespit ederek organize kumpası hayata geçirenler var.
- Kumpas için organize olurken vakti kaçıran ve yönetmeliği tanımam dercesine yönetmeliklere aykırı şekilde süreyi aşarak rapor hazırlayanlar var.
- Süreyi aşmaları sebebiyle geçersiz duruma gelen raporları, yine yönetmeliklere aykırı bir şekilde işleme alma cüretini gösterenler var.
- Organize kumpası hayata geçirirken, Fetullahçı Terör Örgütü kontrolündeki yabancı üniversitelere beraber gittiği arkadaşına özgü, 22 haneli belge sayı numarasını “Resmi Belge” olan kişisel raporunda unutan ve bunu da o haliyle resmi makamlara sunanlar var.
- Bu skandalların ortaya çıkmasıyla gerçekleştirilen kriminal uzman incelemesinde, resmi evraktaki imzaların montaj ve sahtecilik ile oluşturulduğu kanıtlanmış olan deliller var.
- Ardından, tekrar gerçekleştirilen bir başka kriminal uzman incelemesinde resmi evraktaki imzaların montaj ve sahtecilik ile oluşturulduğu bir kez daha kanıtlanan deliller var.
- Sahtecilikle üretilmiş resmi belgeye bu sefer de “Aslı Gibidir” mührü basma cüretini gösterenler var.
- Bu skandalların devamında, sözde il dışından gelen raporların gönderici/alıcı bilgilerini, nereden ve ne zaman gönderildiğini, yani kargo/posta bilgilerini sunamayanlar var.
- Bu kadar kanıta ve suç unsuruna rağmen, bir de üç maymunu oynayıp; taraflı, eksik ve gerçeğe aykırı beyanlarda bulunarak suç işleme cüreti gösterenler var.
- Anlayacağınız görevi kötüye kullanma, resmi belgede sahtecilik, organize kumpas ve daha nicesi var.
- Yakalanınca, hemen kaçmaya çalışan ve kaçtığını zannedenler de var.
Ve bir de kimler var biliyor musunuz?
- Olanı biteni görüp harekete geçmek bir kenara, “Gölge eller” aracılığıyla dosyanın üstünü kapatabileceğini zannedenler.
Yani yok yok.
Tüm bunları yapanlar, başkaca neler yapmıştır acaba?
Tüm Türkiye’nin gerçekleri bilmesi adına, yukarıda bahsettiğim tüm bu kanıtlı olayları, bu akademik kumpasa dahil ve devamındaki sürecin her bir aşamasına alet olan kişilerin tamamını, aşama aşama, isim isim, makam makam belgeleriyle anlatacağım yeni kitabımı yarıladım.
- Bu kumpas akademi tarihine geçecek. Bu benden onur sözü olsun ve burada dursun. Tekrardan geriye dönüp hatırlatacağım.
Haydi bakalım.
Bu arada son olarak, işlediğiniz türden resmi evrakta sahtecilik suçunun zaman aşımı süresi en az 8 yıl.
Nafile yani bu kaçışlar.”
Görevimiz olan kamuoyunun bilgilendirilmesi noktasında, bu hususlar hakkında detaylı bir kamuoyu açıklaması bekliyoruz.