Mersin Büyükşehir Belediyesi; Toros Üniversitesi, TMMOB Gıda Mühendisleri Odası, Kızkalesi Rotary Kulübü iş birliğinde ‘Minik Ellerin Sihri’ projesini hayata geçirdi. Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı koordinesinde gerçekleşen projede; gastronomiye ilgisi olan 10-14 yaş arasındaki dezavantajlı çocukların, gastronomi alanında teknik ve pratik eğitim alması için 4 haftalık bir atölye çalışması düzenlendi.

Geçtiğimiz haftalarda lansman açılışı ile başlayan projede önlük giydirme merasimi ile önlüklerine kavuşan geleceğin şef adayları, Toros Üniversitesi Aşçılık Bölümü Öğretim Üyeleri tarafından verilen eğitimlerle birlikte; mutfağı, mutfak araç gereçlerini, hijyen ve güvenlik kuralları ile birlikte mutfak kültürünü yakından tanıma fırsatı buldu. Her hafta omlet yapımından pizza tariflerine, ev yapımı makarnadan pasta çeşitlerine varıncaya kadar pek çok ürün deneyen ve yapımını öğrenen çocuklar bir yandan el becerilerini geliştirirken, bir yandan da mutfaktaki hünerlerini sergilediler.

Durmaz: “Çocukların mutfak becerilerini geliştirmeyi amaçlıyoruz”

Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Bitkisel Materyal ve Seracılık Şube Müdürü Zeynep Durmaz proje hakkında bilgi vererek, “Minik şeflerimiz mutfağa girerek ve çeşitli tarifleri deneyimleyerek gastronomi eğitimi almaktadırlar. Lansman açılışı ile başlayan ve 1 ay sürecek projemizin 3. haftasındayız. Projemiz;  10-14 yaş arasındaki dezavantajlı ve gastronomiye merakı olan çocuklarımızdan oluşmaktadır. Çocuklar şimdiye kadar mutfakta kesici aletlerin kullanımından mutfak hijyenine kadar çeşitli yemek tariflerinin nasıl hazırlanacağı, pişirileceği ve sunum teknikleri hakkında eğitim aldılar” dedi.

Projede; çocuklara profesyonel aşçılık mesleğini sevdirmekle birlikte, mutfak becerilerini geliştirmeyi ve mutfakla ilgili ürün üretebilmelerini sağlamayı amaçladıklarını da ifade eden Durmaz, “Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak, dezavantajlı grupları önemsiyoruz. Önceliğimizde her zaman çocuklar ve dezavantajlı gruplara yer vermeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Metin: “Bu proje, çocukların meslek seçimlerini kolaylaştırıyor”

Toros Üniversitesi Aşçılık Bölümü Öğretim Görevlisi Uğurcan Metin, atölye kapsamında çocukların üniversitenin aşçılık mutfağında eğitim aldıklarını söyledi. Çocukların bu süreçteki kazanımlarını dile getiren Metin, “Meyveleri, sebzeleri, mutfakta hijyeni ve bunun nasıl elde edileceğini, doğrama tekniklerini öğrenip yaratıcılıklarını geliştirdiler. Makarna gibi kültürel ürünleri yapmayı öğrendiler. Çocuklar bu sayede, evde yalnız kaldıklarında kendi yemeklerini yapabilecek duruma geliyorlar. Çocukların küçük yaşta meslek seçimlerini, bu proje kolaylaştırmış oluyor” dedi.

Çocukların mutfaktaki gelişimlerinden de bahseden Metin, “Benim için uzun soluklu çalıştığım ilk deneyimim oldu. Çocukların öncesini ve sonrasını ölçebilmek çok iyi. Çocukların mutfakta tek başına yemek yapabileceklerini, ocağın altını yakmayı, mutfak araç gereçlerini kullanabilmeyi fark edip, evde aç kaldıklarında yemeği ısıtabileceklerini, tropikal sebzelere varıncaya kadar yemekle ilgili bilgileri öğrenip anlatabileceklerine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

Çocuk şefler, mutfakta zaman geçirmeyi çok sevdi

Çocuklardan Duru Çelik, mutfakta zaman geçirmekten çok keyif aldığından bahsederek, “Etkinlik çok güzeldi ve çok eğlendik. Hem yemek yaptık, hem de yedik. İlk defa makarna yaptım ve yapmayı çok sevdim. Her hafta farklı tarifler öğreniyoruz. El becerilerim geniş. Evde de yemek yaparım ve annem çok beğenir. Mutfağa giriyordum, ama burada kendimi daha çok geliştirdim. Programı çok sevdim” dedi.

Başka bir çocuk şef Nejan Demirkan ise mutfak deneyiminin şimdiye kadar kendisi için çok güzel geçtiğini söyledi. Makarna yapımını öğrenmeleri ile ilgili de “Önce hamur yaptık ve küçük parçalara ayırdık. Daha sonra şekil verip haşladık ve pişirdik. Annem kek yapacaksa, ben de malzemeleri koyup yardım ederim. Mutfakta zaman geçirmeyi severim. Annem el becerilerim olduğunu söylediği için geldim. Bütün haftaları çok sevdim. Gayet güzel bir deneyim oldu. Hem yiyorum, hem eğleniyorum, hem de öğreniyorum” diye konuştu.