Valimiz Ali Hamza Pehlivan; Anamur İlçesi Ören Mahallesi sınırları içerisinde yer alan 2000 yıllık Anemurium Antik Kenti’nde incelemelerde bulundu, devam etmekte olan arkeolojik çalışmalar sonucunda bulunan Sporcu Yazıtı hakkında, basın mensuplarına açıklamalar yaptı
Vali Pehlivan; “Bugün Mersin İlimizin Anamur İlçesinde bulunan Anemurium Antik Kenti’ni ziyaretimiz vesilesiyle yürütülmekte olan arkeolojik çalışmaların geldiği aşama hakkında bilgiler aldık. Anemurium Antik Kenti, ilgi çeken, ilgi uyandıran, insanlık tarihine ışık tutan ziyadesiyle önemli antik kentlerimizden birisidir.
1960’lı yıllarda belli ölçüde başlamış olan arkeolojik çalışmalar 2018 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığımızın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında sağlanan destekler ve Mersin Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığımız tarafından kültür paylarından yapılan katkılar ile ivme kazanmış durumdadır. Arkeolojik çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığımızın himayesinde, Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tekocak’ın başkanlığında hummalı bir şekilde yürütülmektedir. Yapılan çalışmalar neticesinde Anemurium’da ilk yerleşimin M.S. 1. yüzyılda başlamış ve M.S. 7. yüzyıla kadar yaşamın 700 yıl kesintisiz devam ettiği tespit edilmiştir.
Burada her geçen gün yeni bir şeyler keşfedilmektedir. Bugün heyecan uyandıran bir eserin daha toprak altından çıkarılışına hep birlikte tanıklık etmekteyiz. Sahil Hamamı olarak tabir edilen mekandayız. Bu antik kent içerisinde çeşitli yapılar var. Bunlar içerisinde su kemerleri, 5 hamam, odeon, nekropol, tiyatro gibi yapılar var. Bunlar içerisinde sahile yakın olması itibariyle, Sahil Hamamı olarak nitelendirilen hamam içerisinde bir yazıt keşfedildi. Bu yazıtın üzerinde ilginç ifadeler yer alıyor.
Bu yazıttan anlıyoruz ki o dönem M.S. 160- 170’inci yıllarda Flavianus isminde o dönemin ileri gelen birisi adına düzenlenen müsabaka yapılmış.
Bu müsabaka yetişkin erkek kategorisinde güreş branşında gerçekleştirilmiş. Müsabakada Kaikilianos isminde bir sporcu başarı elde ediyor. Onu onurlandırmak adına bu arkamızda görmüş olduğunuz yazıt yapılıyor ve buraya monte ediliyor.
Sosyal, kültürel yaşamıyla ve spor aktiviteleriyle o dönemde burada kurulan şehrin, hareketli bir şehir olduğu anlaşılıyor. Güreş branşında böyle bir organizasyonun yapılması o dönemde spora verilen önemi de gösteriyor.
Malumunuz lokal düzeyde yarışmalar yapıldığı gibi olimpiyat niteliğinde de yarışmaların yapıldığını kayıtlardan, yine bu tür arkeolojik çalışmalardan öğreniyoruz.
Günümüzde olduğu gibi insanları bir araya getirmek suretiyle sporun, buluşturucu ve birleştirici yanının, bundan 2 bin yıl önce de önemsendiğini, bu maksatla organizasyonlar yapıldığını anlıyoruz.
Bu ve benzeri eserlerin ortaya çıkartılması Anemurium Antik Kentimizin daha da ilgi odağı olmasını sağlayacaktır.
Mersin İlimizde çok sayıda tarihi eserimiz, mirasımız var. Bunların 4’ü UNESCO listesinde yer almaktadır. Bunlar Tarsus St. Paul Kuyusu, Kilisesi ve çevresi, Kız Kalesi ve Antik Kenti, Alahan Manastırı ve Mamure Kalesi’dir.
Buna ilaveten Kanlı Divane Ören Yeri, Uzuncaburç ve Anemurium Antik Kentlerimizi de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne teklif edeceğiz. Yürütülen bilimsel çalışmalar ışığında dosyalar hazırlanıyor. Bugün ortaya çıkartılan yapıtlar, yazıtlar, eserler Anemurium Antik Kentinin önceliklendirilmesi konusunda büyük katkılar sağlayacaktır.
Burada bir yandan restorasyon çalışmaları devam ediyor. Bugüne kadar bir hamamın onarımı, Türk mimarisini yansıtan tek eser olan bir evin restorasyonu, Odeon denilen yaklaşık 1.000 kişilik konser salonunun da restorasyonu gerçekleştirildi. Bir hamamın restorasyon projesi de hazırlanmış durumdadır.
Kültür ve Turizm Bakanlığımızın destekleriyle İlimizde de Mersin Valiliği YİKOB Başkanlığımız bünyesinde kültür paylarından biriktirmiş olduğumuz kaynaklarla gerekli destekler sağlanmaktadır. Bu bağlamda, Anamurium Antik Kenti’nin bir an evvel ören yeri olarak açılması konusunda çevre düzenlemesi projesi bitti, kuruldan geçti. Ören yerinin girişinde bir karşılama merkezi, içinde bilet satış noktası, hediyelik eşya reyonu ve muhtelif diğer donatıların yer aldığı proje tamamlandı. Bu projenin uygulanacağı yerdeki yapılan çalışmalarda, belli eserlerin ortaya çıkması vesilesiyle proje şu anda revize ediliyor. Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunun vermiş olduğu kararlar doğrultusunda projeyi devam ettireceğiz.
İnsanlık tarihi bir bütün. Binlerce yıllık tarih içerisinde çeşitli medeniyetler kurulmuş, yıkılmış, yeni medeniyetler kurulmuştur. Mensup olduğumuz medeniyetimiz de dahil olmak üzere bu medeniyetler belli eserler bırakmışlardır. Bunların bir kısmı ayakta dururken bir kısmı da toprak altında kalmıştır.
Tarihin Üstündeki Örtüler Kaldırılıyor
İnsanlık tarihinin gelişim süreci yapılan tespitler, ortaya çıkartılan yapılar, eserler doğrultusunda bilim insanlarının yapmış olduğu yorumlar, değerlendirmeler neticesinde insanlık tarihinin nereden başladığını, hangi yollardan geçtiğini ve bugünlere nasıl geldiğini somut göstergeleriyle öğrenmiş oluyoruz.
Dolayısıyla tarihi ve tarihte yaşananları bugüne ve bugünlerden de yarınlara taşımış oluyoruz. Elbette ki bu varlıklar aynı zamanda bir turizm değeri ifade ediyor. Gerekli düzenlemeler yapıldıkça, restorasyonlar gerçekleştikçe daha ulaşılabilir, erişilebilir ve ziyaret edilebilir hale geldikçe hem yerli hem de yabancı turistlerin daha çok ilgi odağı haline gelecektir.
Ören yeri olarak açtığımızda inanıyoruz ki buraya hem yurdumuzun çeşitli illerinden hem de yurt dışından ziyaretçiler gelecektir. İlimiz; saymakla bitmeyen antik kentleri, doğal güzellikleri, kültürel yapıları, tarım ürünlerinden gastronomisine kadar sahip olduğu değerleri ve kadirşinas misafirperver insanlarıyla gerçekten turizm açısından önemli bir potansiyel teşkil ediyor.
Bu vesileyle tarihe ve doğal yaşama ilgi duyanları Mersinimize, Anamurumuza, Anemurium Antik Kentimize davet ediyoruz. Her vesile bunu ifade etmekten de memnuniyet duyuyoruz. Çünkü Mersin İlimiz bütün ilçeleriyle birlikte gelinmeye, gezilmeye, görülmeye değerdir. Anemurium Antik Kentimiz de bunun en somut,en güzel örneklerinden biridir.
Bu konudaki çalışmalarda emeği geçen başta Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere ilgili bütün birimlerine ve bu bilimsel çalışmaları yürüten Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tekocak’a ve ekibine teşekkür ediyorum. Tozun toprağın içerisinde çalışan işçi kardeşlerimizden, arkeoloji bölümünde okuyan ve burada staj yapan öğrencilerimize kadar emeği geçen bütün kişi ve kurumlara teşekkür ediyorum.’’ dedi.
Vali Pehlivan, Roma Çağı boyunca hem Kilikya Bölgesi hem de Anadolu için stratejik bir konuma sahip olan Antik kentte yürütülen kazı çalışmaları ve projeler hakkında Kazı başkanı Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tekocak’tan bilgiler aldı.
Güneyden kuzeye doğru yaklaşık 101.000 m²’lik oldukça geniş bir alanı kaplayan Anemurium Nekropolü, Kilikya Bölgesi’nin en büyük ve en zengin nekropollerinden birisi konumunda olup, Anadolu’daki Roma Dönemi mezarlıkları içerisinde en iyi korunmuş örnekler arasındadır.
Anemurium Antik Kenti’nde; Hamamlar, Odeon, Tiyatro, Bazilika, Nekropol Kilisesi, Merkez Kilisesi, Hazine Kilisesi ve Aposteles Kilisesi günümüze kadar ulaşan yapılar arasındadır. Kıbrıs’a yakın olması nedeniyle, özellikle Roma Dönemi’nde ara istasyon konumunda olan Anemurium, bölgedeki doğal kaynakların ihraç edildiği önemli bir ticaret kenti olmuştur. Toplam 1,5 km uzunluğundaki surların inşasında yörenin mavi kireç taşı kullanılırken, Hellenistik Dönem’e ait gözetleme kulelerinde beyaz renkli taş kullanılmıştır. Kentin kuzeyinde, doğu-batı yönlü olarak iki sıra halinde yapılmış su kemerleri yer almaktadır.
Vali Pehlivan’a ziyaretlerinde; Anamur Kaymakamı Bilal Bozdemir, kazı Başkanı Arkeolog Prof. Dr. Mehmet Tekocak, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay, İl Tarım ve Orman Müdürü Erdem Karadağ, Anamur Belediye Başkanı Durmuş Deniz, İlçe Protokolü ve diğer ilgililer eşlik etti.