Tarsus’ta İslami Sivil Toplum Kuruluşları, İsveç’te yaşanan Kur’an yakılması olayına karşı basın açıklaması düzenledi.
İsveç’te İslam düşmanı Paludan’a Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim‘i yakmaya izin verilmesine karşı tüm İslam ülkelerinde tepkiler çığ gibi büyümeye devam ediyor.
Tarsus’ta İslami Sivil Toplum Kuruluşları (Eshab-ı Kehf platformu) Cuma namazı sonrası toplanarak Kur’an-ı Kerim’e yapılan alçakça saldırıyı basın açıklamasıyla kınadı.
Ulu camii önünde toplanan STK temsilcileri İsveç aleyhine sloganlar atarken sık sık tekbir getirdi. Basın açıklaması Kur’an’ı Kerim’in okunmasıyla başladı.
Kur’an-ı Kerim okunmasından sonra, selamlama konuşmasını Tarsus Eshabı Kehf Platformu Başkanı Hilmi Tuzcu yaptı.
Tuzcu konuşmasında: “Kur’an-ı Kerim bizim kırmızı çizgimizdir. Kur’an’ı Kerim bizim kutsalımızdır. Her şartta ve platformda Kur’an’ı Kerim’e sahip çıkmamız gerekiyor. Dolayısıyla İsveç’in yapmış olduğu bu hadsizliğe halk olarak tepkimizi en üst perdeden dile getirmemiz gerekiyor. Devlet olarak da somut adımlar atılmasını bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Selamlama konuşmasından sonra,Tarsus’taki STK’lar adına basın açıklamasını Peygamber Sevdaları Vakfı Akdeniz bölge koordinatörü Hakan Ayçoban okudu.
“Basına ve Kamuoyuna
Değerli halkımız:
Hayat rehberimiz ve yaşam kılavuzumuz Kuran-ı Azimüşşana İsveç’te yapılan alçakça saldırıyı tel’in etmek üzere Ashab-ı Kehf Platformu olarak bir araya gelmiş bulunmaktayız.
Kâfir, fasık, facir ve zalimlerin Kur’an’a olan düşmanlıklarının ana sebebi, Kur’an’ın onların şeytani karanlıklarını nurlandırma çabasıdır. Ama onlar, bu karanlıklar içinde nice zulüm, haram, günah ve ahlaksızlığı işlerler. Kur’an, onları deşifre ettiği için, nefsi ve şehevi arzularına dayalı hayatlarını tehdit ettiği için onlar Kur’an-ı Kerimi sevmezler. Kur’an’a karşı hasutturlar, öfkelidirler. Kur’an’ın ilahi gücü ve cazibesi karşısında acizdirler ve kinlerini her çeşit kusmak isterler. Daha önce Salman Rüştü’nün yaptığı, sonrasında Danimarka ve Hollanda’da yapılan saygısızlıklar ve ardından alçakça bir cüretkârlıkla İsveç’te Kur’an’a yönelik yapılan çirkin saldırı aynı amaçladır.
Onlar Kur’an’ın nurunu üflemekle, kızmakla, hakaret etmekle, saygısızlığı tırmandırmakla söndüremezler. Malumunuz adı bile anılmaya değmez bir alçak, insan müsveddesi bir ırkçı İsveç hükümetinin de desteğiyle Türkiye Büyük Elçiliği‘nin önünde Kur’an-ı Kerim’i yakma girişiminde bulundu. Bu olay, kişisel bir hadsizlik ve ifade özgürlüğü olarak geçiştirilemez. Bu olay, Batı’nın İslam’a ve Kur’an-ı Kerim’e topyekûn düşmanlığının sadece somut bir örneğidir. Gerçekleşen olayı şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz.
Tabi ki bu rezalete İsveç hükümetinin gerekli resmi izinleri vermiş olması da ayrıca büyük bir skandaldır. Böyle haddi aşan alçakça bir eyleme izin verilmesi bizce bir devlet suçudur. İsveç yönetimi de bu alçaklığa izin verdiği için de suç ortağıdır.
Biz de Kur’an-ı Kerim’i yakma girişiminde bulunan hadsize, İsveç hükümetine ve onlara çanak tutan tüm Batılı emperyalistlere sesleniyoruz, bu çabanız boşunadır. Hz. Âdem’den bu yana Allah’a ve dinine düşmanlık yapanların payına dünyada rezillik düştü, ahirette de elem verici bir azap onları kuşatacaktır. Siz de bu kötü sonuçtan kurtulamayacak ve kaçamayacaksınız.
Ey zavallılar!
“Kur’an-ı Kerim, Allahu Teâla’nın insanlığa vahiy yoluyla gönderdiği kitabıdır. Kur’an; Allah’ın kelamı, muttakiler için hidayet rehberi, müjdeleyici, korkutucu ve hayat düsturudur. Kur’an-ı Kerim, Elif Lâm Mîm ile başlayan ve Bu, kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için yol göstericidir. Bu sebeple Kur’an bizim için değerli ve kutsaldır. Biz Kur’an’ı canımız, malımız ve aile efradımızdan daha aziz biliriz.
Kur’an’a düşmanlık edenler bilmeli ki onlar aslında Allah’a, Peygambere, müminlere düşmanlık etmektedir. Nefret ve kinlerinin sonucu olarak dünyada zelil olmuş ve eğer kendilerini değiştirip iman etmezlerse ahirette de zilletin en büyüğünü tadacaklardır.
Bu saldırılar; basın ve medyasıyla, her türlü hile, entrika, oyun ve tuzaklarla Kur’an sevgisini gönüllerden sökemeyen zavallıların yok oluşları ve son çırpınışlarıdır.
Bizler Kitabımıza, mukaddesatımıza, İslam dünyasına ve ümmete uzanan küfrün necis ellerini ve arkasındaki güç odaklarını iyi biliyoruz. Maskeler arkasına saklanmaya çalışan, sözde insan haklarına saygılı, mimsiz medeniyet sahiplerinin kim olduğunu çok net görüyoruz.
Ey kutsallarımıza alçakça saldırıyı yapan zavallılar! Bilin ki, Kur’an’a, İslam’a ve Müslümanlara düşmanlık kimseye fayda vermemiştir, size de fayda vermeyecektir.
“Tebbet yeda ebileheb’in vetteb!” İlahi hükmünce sizlerin elleri hem bu dünyada kırılacak hem de Ahirette kuruyacaktır.
Siz, ey kutsallarımıza saldıran necis salyalılar!
Siz, ey karanlık çağın şövalyeleri!
Siz, ey cehennem odunları!
Allah’ın ve Müslümanların öfkesini çeken söz ve davranışlarınıza derhal son verin!
Kitabımıza uzanan necis ellerinizi hemen çekin ve uzaklaşın kutsallarımızdan.
Ey zavallılar Kur’an sönmez ve söndürülmez bir nurdur. Sizeler de bu nuru asla ve asla söndüremeyeceksiniz.
O halde bu vesileyle buradan çağrıda bulunmak istiyoruz!
Ey İslam ümmeti ve bu ümmetin nadide mensupları, çağrımız sizedir! Tefrikaya dönüşen fikirlerden arının, çatışmaya götüren ifrat ve tefriti terk edin, kardeşliğinizi bozan mülahazalardan vazgeçin ve vahdeti artık sağlayın. Sizler tek yumruk, tek bilek, tek güç olduktan sonra dünya dahi karşınızda duramaz. Artık silkelenin ve kendinize gelin. Sinenizde atıl durumda bıraktığınız gücün farkına varın! Bu olayları bir fırsat bilin ve milat kabul edin. Her şeyi bir kenara bırakarak Kuranın etrafında birleşin. Umut sizdedir…” Diyerek sözlerini tamamladı.
Yapılan basın açıklamasına, Anadolu Gençlik Derneği, Peygamber Sevdalıları Vakfı, Mustazaflar Cemiyeti, Umut Kervanı, Yetimler Vakfı, Davet ve Kardeşlik Derneği, İHH gibi birçok STK ve siyasi parti temsilcileri destek verdi.
