On bin yıllık tarihi ile öne çıkan antik kent Tarsus’un hem ulusal hem de uluslararası alanda tanıtılması amacıyla bu yıl 3.’sü düzenlenen ‘Uluslararası Tarsus Festivali’nin 2. Günü de dolu dolu geçti. 14 ayrı noktada gerçekleştirilen onlarca etkinlik Tarsuslularla buluşmaya devam ediyor. Atölyeler, söyleşiler, yöresel gastronomi sunumları, workshoplar ile birbirinden zengin içerikleri büyük bir ilgi ile takip eden Tarsuslular, konser ve DJ performansı ile de eğlencenin tadını doyasıya çıkartıyor.
Atölyelerle dolu bir festival
7’den 70’e herkesi kapsayan etkinlikler; TADEKA Binası’nda Güneri İçoğlu’nun çocuklara yönelik gerçekleştirdiği ‘Çizgi Roman Atölyesi’ ile başladı. Karikatürist İpek Özsüslü’nün ‘Karikatür Atölyesi’nde ise karikatürün doğasında yer alan mizah unsurları çocuklara anlatıldı. Etkinlikte, çocuklar keyifli vakit geçirirken, serbest resim çalışmaları ile yaratıcılıklarını ortaya koydular.
‘Yapay Zeka ve Dönüşüm’ bu söyleşide konuşuldu
Festivalde yapılan etkinliklerden biri de Tarsus Müzesi’nde Ebru Yonca Çapa’nın ‘Yapay Zeka ve Dönüşüm’ söyleşisi oldu. Festivalin konuğu olarak ilk kez Mersin’e 3. uluslararası Tarsus Festivali sayesinde gelen Ebru Yonca Çapa, teknolojinin ilerlemesiyle yeni dünya düzeninin kodlarını çözmenin önemine vurgu yaptı. Çapa, “Belirsizlik, Teknoloji, Çeviklik, Paydaş Odaklılık, Sürdürülebilirlik, Yeni Yetkinlik ve Yeni Liderlik” gibi başlıklarla yeni düzeni tanımladı. Özellikle belirsizlik ve çeviklik kavramlarına dikkat çeken Çapa, pandemi sonrası dönemi “milattan önce ve milattan sonra” olarak nitelendiren Çapa, pandeminin hem iş hayatında hem de sosyal hayatta büyük değişimlere yol açtığını vurguladı.
Çapa: “Yapay zeka önemli bir teknoloji”
Yapay zekanın sektörel dönüşümde büyük bir rol oynadığını belirten Çapa, teknolojinin beraberinde getirdiği fırsatlar kadar tehditlerin de olduğuna dikkat çekerek, “Yapay zeka önemli bir teknoloji. Hem ülkeler hem bireyler için büyük bir dönüşüm gerektiriyor. Bu nedenle hepimizin bir eylem planı olması gerekli” dedi.
Tarsus’un eşsiz gastronomisi tüm yönüyle ele alındı
Festivalde, Tarsus’un eşsiz gastronomisi farklı dokunuşlarla yeniden vatandaşlarla buluşturuldu. Ünlü şef Kaan Yarman, bu yıl da festivale katılarak ‘Yemek yapmak bir sanattır’ mesajını verdi. Sosyal medya hesabında ‘Her şeyi tam kararında yapıyoruz’ mottosuyla dikkat çeken Yarman, özellikle Vahap Başkan ve Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’a teşekkürlerini iletti. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da festivale katıldığını belirten Yarman, ‘Çıkın çıkın gelin!’ diyerek Tarsus’un lezzet şölenine herkesi davet etti.
Gözlükule Kazı Evi’nde ‘Tarsus Arkeoloji Turizmi’ söyleşisi gerçekleştirildi
Boğaziçi Üniversitesi’ne bağlı Gözlükule Kazı Evi’nde düzenlenen ‘Tarsus Arkeoloji Turizmi’ konu başlıklı söyleşiye konuşmacı olarak Gözlükule Höyüğü Kazı Başkanı olan Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aslı Özyar ile Mersin Üniversitesi’nden Prof. Dr. Deniz Kaplan katıldılar.
Tarsus Müze Müdürü Doğukan Bekir Alper’in moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide Aslı Özyar, Gözlükule Höyüğü’nde gerçekleştirilen kazılarda çıkan eserlerin ve Tarsus’un diğer noktalarında bulunan arkeolojik bulguların nasıl değerlendirilebileceği konusunda görüşlerini bildirdi.
Prof. Dr. Deniz Kaplan ise, Mersin Büyükşehir Belediyesi ile Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası’nın destekleriyle süren ve kendisinin de yer aldığı ‘Tarsus Hinterlandı Yüzey Araştırmaları’ konusunda detaylı bilgiler verip, yine arkeolojik bulgular konusunda neler yapılabileceği ile ilgili önerilerde bulundu.
Gözlükule Kazı Evi’nde sergilenen ve Tarsus’un binlerce yıllık geçmişine ışık tutan ve görsel şölen sunan grafik çalışmasının da tanıtıldığı program sonunda katılımcılar merak ettiklerini sordu.
Prof. Dr. Cebrailoğlu’ndan müzik eşliğinde soyut resim
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, festivalin ikinci gününde de alandaydı. Seçer, ilk olarak performans sanatçısı Ressam Prof. Dr. Orhan Cebrailoğlu’nun ‘Paradoksal Diyaloglar’ temalı ‘Çağdaş Soyut Resim’ gösterisine katıldı. Seçer, çalıştay kapsamında Prof. Dr. Cebrailoğlu’nun Yarenlik Alanı’nda sergilediği canlı performansı Tarsuslularla birlikte izledi. Prof. Dr. Cebrailoğlu, müzik eşliğinde soyut resim yaptı. Başkan Seçer, performans sanatçısının gösterisini izledikten sonra vatandaşlarla sohbet etti.
Edebiyatseverlere unutulmaz bir söyleşi: “Ne Yazdık, Nasıl Yazdık”
Tarsus’un eşsiz tarihi yapılarının ortasına eğlencenin yanı sıra kültür ve sanatı da getiren Büyükşehir ekipleri, edebiyatseverleri de unutmadı. Yazar Gamze Güller ve Kerem Işık ile ‘Ne Yazdık, Nasıl Yazdık’ söyleşisini St. Paul Kuyusu bitişiğinde yer alan tarihi sokaktaki evin düzenlenmesiyle oluşturulan Tarsus’a Değer Katanlar Kurulu’nun (TADEKA) binasında gerçekleştirdi. TADEKA Kurul Sözcüsü Ali Cerrahoğlu’nun konukları sunmasıyla başlayan söyleşide, yazarlar yazma serüvenlerine nasıl başladıklarını meraklılarıyla paylaştı.
Güller: “Yazının derinliğinde yaptığımız yolculuk bilinçaltımızın kazısı”
Tarsus’un tarihi atmosferinde olmaktan çok büyük keyif aldığını söyleyerek konuşmasına başlayan yazar Gamze Güller, “Sizlerle bir arada olmak çok güzel. Tarsus gibi tarihi bir yerde edebiyat konuşabilmek çok büyük bir onur” dedi. Yazmaya başlarken aklında bir fikir olduğunu belirten Güller, “Yazarken yeni şeyler çıkabiliyor, öykü özelinde daha anlık duygularla da çıkabiliyoruz. ‘Nereye varacak acaba, zihnim bana neler kopartıp gelecek bilinçaltımdan’ diye düşünüp neler yazacağımı öyle görüyorum. Bizim aslında yazının derinliğinde yaptığımız yolculuk bilinçaltımızın kazısı” diyerek, en derinindeki şeyleri bulduğunu belirtti.
Işık: “Yazmak aslında arayışın bir parçası”
Yazmaya başlama serüvenini anlatan Yazar Kerem Işık ise, “Bizim evde hep kitaplar vardı, küçük yaşta okumaya başladım. Boyumdan büyük kitaplar okudum. Öyle başladı ama geriye baktığımda asıl ilgim bilim kurgu ve fantastik edebiyatla tanışmakla oldu. Gerçekliğin bükülmesi hoşuma giden, yazmamı kolaylaştıran bir şey” dedi. Yazmanın büyülü bir süreç olduğunu kaydeden Işık, “Başlarken başı sonu belli oluyor ama nereden gideceğini bilemiyorsunuz. Bu da aslında arayışın bir parçası. Doğrusu yanlışı yok, sizin gidişatınızla ilgili oluyor. Kazıp ne bulabilirsem onları yazıyorum” diyerek, kilit kelimesinin ‘arayış’ olduğunu vurguladı.
Soru-cevapla sonlanan söyleşinin ardından konuklara çiçek takdim edildi ve yazarlar hayranlarının kitaplarını imzaladı.
Yarenlik Alanı, dans gösterileri ile şenlendi
Kentin her yanını saran festival büyüsü meydan ve sokaklara taştı. Yarenlik Alanı’nda gerçekleştirilen dans performansları Tarsus’a renk kattı. Mersin Büyükşehir Belediyesi Halk Dansları Topluluğu’nun gösterileri ile başlayan etkinlikler, Litvanya Müzik Dans Grubu, Slovakya Poleno Dans Grubu ve Bulgaristan Gaitani Folklor Dansları Ekibinin gösterileriyle devam etti. Dans gruplarının enerjik performansları Tarsuslulardan büyük alkış topladı.
Kültür Park ve Yarenlik Alanı gün boyunca yetişkinler ve çocuklar için birbirinden farklı etkinliklere de ev sahipliği yaptı.